.jpeg)
Galdor hızlı adımlarla yürümeye başladığı sırada Şapkalı adam konuşmaya başladı. Sesi oldukça hüzünlüyü daha önce onun hiç bu tondan konuştuğunu duymamışlardı.
- Ne söylerseniz ne yaparsanız haklısınız. Biz sadece dünyayı daha güzel bir hale getirmek istemiştik ama buluşlarımız bizden çalındı. Bir ne zaman zamana müdahale etmek istesek her şey daha kötü oldu. Şimdi her şeyi düzeltme şansınız var ve sizden yapmanız gerekenleri yapmanızı istiyorum.
- Ben sizi kendi ailem yerine koydum, söylediğiniz her şeyi yaptım. Emin olabilirsiniz ki sizi büyük bir zevkle öldüreceğim. Dünyayı sizden kurtaracağım çünkü siz birer şeytansınız.
- Haklısın Galdor, işte adresimiz ikinci katta yaşıyoruz. O gece evde olacağız. İçerideki odada zaman makinesi var sadece içine girin ve her şey ayarlanmış durumda.
- Daha fazla nefret etmek istemiyorum sizden artık susun en iyisi. Hadi gidelim.
Galdor hızlı adımlarla odayı terk ettiği sırada diğerleri tek kelime söylemediler. Beraberce içerideki makinenin içine girdiler. İlk önce hiçbir şey hissetmediler daha sonra ise çekildiklerini hissettiler ve ardından uzadıklarını. En kötüsü ise dünyanın döndüğünü hissetmeleriydi.
Makine durduğu zaman kapağı açtılar. Şehrin geçmişine gittikleri zaman eski model araçlardan anlaşılabiliyordu. Hava kararmıştı ve sokaklar oldukça boştu. Adresteki binayı bulmaları fazla uzun sürmedi. Eski iki katlı bir evi işaret ediyordu adres. Kapıda eski model, soluk mavi renkli bir araba vardı.
Bir an için birbirine baktılar ve Galdor konuşmaya başladı "Ben kapıyı kıracağım ve bu işi bitireceğiz."
- Ben hala onların bunu yaptıklarına inanamıyorum. Dünya zaten kötü bir yer ama daha beter hala getirdiler.
- O şerefsizlerin hakkında konuşmayalım bir an önce bu işi bitirip gidelim.
- Tamam Galdor hepimiz öfkeliyiz onlara şimdi sakin olalım biraz.
- Sakin falan olmam Kylana, asla sakin olamam. Beş milyar kişiyi öldürsem bile sakinleşmem.
- Tamam hadi içeriye girelim.
Galdor ahşap kapının kilidine tüfeğini tersi ile vurdu ve kapınin kilidini kırdı. Daha sonra içeriye girdiler ve Galdor eski bir masaya oturmuş konuşan iki kişi gördüler. Lucian bir an için onların şapkalı ve başkan olduğuna inanmaktan zorlandı. Darma dağın bir hayatları vardı, üstlerinde eski kıyafetler vardı.
Bir an için şapkalı ve başkanın gençliği onlarla göz göze geldi. Daha sonra Galdor pompalı tüfeğini çıkartıp bir kaç el ateş etti. İçeriyi barut kokusu doldurduğu sırada onlara bakanlar yere yığıldı ve kan zemini kaplamaya başladı. Galdor bir kaç el daha ateş ettikten sonra ateş etmeye devam edecekti ama Kylana onu durdurdu.
- Öldüler Galdor, geleceği değiştirdik artık.
- Gelecek yine kötü olacak çünkü biz kötüyüz, bütün insanlar kötü. Başka birisi çıkacak ve başka bir şey yapacak. Savaşlarda milyarlarca insan öldü. Belki de hepimizin ölmesi gerekirdi.
- İyi insanlar var Galdor ve herkesin yaşamaya hakkı olmalı. Buna biz karar veremeyiz.
- Bana felsefe yapma Lucian valla hıncımı senden çıkartırım.
- Zamanı da iyice bozduk. Umarım sonumuz daha kötü olmaz. Bu zamanda biz doğmadık ama yakın gelecekte doğacağız bu yüzden buradan gitmemiz gerek en kısa zamanda.
- Gidip kendimizi de öldürelim, acım dinmiyor Naserious.
- Hepimiz aynıyız Galdor arabayı alalım, sonra uzaklaşalım buradan.
- Deniz kenarına falan gidelim biraz ağlamam gerekiyor sanırım.
- Olur mu öyle şey be Galdor sen ve ağlamak hiç yakışır mı sana?
- Zaten sizi denemek için söyledim yoksa ne ağlayacağım iki şerefsiz için.
- Peki ya bizim geleceğimize ne oldu, arkadaşlarımıza falan.
- Ah be Galdor bizim arkadaşımız mı var?
- Bakkal amca vardı sonra fırıncı amca da vardı. Evet bizim hiç arkadaşımız olmadı. Arkadaşa kimin ihtiyacı var ki biz bize yeteriz.
- Biz en iyisi geceyi bir yerde geçiririz sabah olunca ne yapacağımıza bakarız. Şimdi bu şehirden de gidelim her şeyi arkamızda bırakalım.
- Paramız pulumuz da yok en iyisi biz araba yatalım.
- Kesinlikle en sevdiğim, Galdor horlamasıyla dolu bir gece bizi bekliyor.
- Zaten sinirliyim, aptal yerine konmuş gibi hissediyorum sinirimi senden çımartmayayım Kylana.
- Tartışmayı bırakalım bu gece bir bitsin elbet yolunu buluruz.