Şu anda önemli olan şey aracı belirli bir mesafede takip edebilmekti. Yaklaşmaları veya uzaklaşmaları tehlikeli olurdu. Önce aracın şehirden uzaklaşması gerekecekti. Daha sonra onu durdurmaları gerekiyordu ve kırmızı ayı kurtaracaklardı.
Şehirden biraz daha uzaklaştıkları zaman araca yaklaşmaya başladılar. Motorun gücü hesaba katıldığı zaman ona yaklaşmak hiçde zor olmuyordu. Motor her ne kadar yavaş gitmekten hiç hoşlanmıyor olsa da bunu yapmak gerekiyordu. Yoksa tüm çabaları boşa çıkardı.
Şehirden iyice uzaklaştıkları zaman erkek daha önce hiç bu kadar uzağa çıkmadığını düşündü. Şehrin içinde rengarenk bir dünya varken sanki şehrin dışında hiçbir şey yoktu. Gerçek belki de şehrin dışındaydı diye düşündü erkek. Sanki şehirdeki herşey yalanmış gibi geliyordu ona. İşin garibi ise şehrin dışında hiçbir şeyin olmamasıydı. Ne renkli ışıklar ne de göz alıcı yerler vardı. Hiçbir şeyin olmadığı bir yerden geçiyorlardı ve bu ikisi içinde oldukça garipti.
Biraz daha ilerledikten sonra diğer motordaki adam başını hafifçe öne doğru eğdi ve doğru zamanın geldiğini işaret etti. O an iki motor bir anda hızlandı ve araç ile aralarındaki fark azalmaya başladı. Biraz daha yaklaştıktan sonra aracı kullananları görebiliyorlardı. İki tane siyahlı adam ön tarafta oturuyordu ve arkada tarafta ise büyük ve kapalı bir bölme vardı. Kırmızı ay orada olmalı diye düşündü ikisi de.
Bir süre sonra diğer motordaki adamın silahını çıkardığını gördüler demek ki zaman yaklaşmıştı. Adam siyah aracı kullananlara doğru ateş etmeye başladığında araç sağa ve sola doğru manevra yaparak ondan uzaklaşmaya çalışıyordu. Onlar ise bu esnada biraz daha uzaktan takip ediyordu. Birkaç an daha geçtikten sonra kız sessiz bir şekilde "şimdi bizim sıramız" dedi.
Önce zaman yavaşladı ve kız belindeki silahını çıkarttı. Aracın arka lastiğine doğru nişan alıp ateş etti. Sonra diğer lastiğe doğru bir kurşun gönderdi. Tekrar ve tekrar. Amacı aracın lastiklerini patlatıp onu durdurmaktı. Bu yüzden peşpeşe birkaç el ateş etti. Diğer motordan atılan kurşunlar ise havada ağır bir şekilde ilerliyordu.
Kız zamanı normal haline getirdiği zaman silahından çıkan kurşunlar aracın larka lastiklerine çarptı. Önce büyük bir gürültü ile lastikler patladı. Daha sonra lastiğin içindeki metal kızım zemine değmeye başladı ve kıvılcımlar onu takip etti. Bu esnada diğer motorlunun gönderdiği kurşunlar aracın ön sağ camını paramparça etmişti.
Onlar ise araca biraz daha yaklaştı ve kız tekrardan zamanı yavaşlattı. Silahından peşpeşe birkaç tane kurşun çıktı. Silahından çıkan kurşunlarda yavaşlayan zamanda arkalarında izler bırakarak ilerliyordu. Önce sol taraftaki siyahlı adama ateş etti. Daha sonra diğer siyahlı adama ateş etti. Toplamda 5 el silah sesi duyuldu ve kız zamanı tekrardan eski haline getirdi.
Bir an içinde kızın silahından çıkan kurşunlar önce aracın sol yan camını parçalayıp siyahlı adamın kafasına saplandı. Bu esnada siyahlı adamın kafasından kan etrafa saçıldı. Diğer kurşunlar ise sağdaki adama saplandı. Bu esnada araç sağa sola savrulmaya başlamıştı. Aracın sağ tekerinin de patlaması bu ana gelmişti.
3 tane tekeri patlayan araç yolda savrulmaya başladı. Önce sağa doğru yeltendi ve hemen ardından sola doğru yeltendi. Artık araç düz bir şekilde ilerlemiyordu ve birkaç an sonra aracın yalpalaması arttı. Düz bir şekilde giden araç iyice kontrolden çıkmıştı ve birkaç an sonra araç hızlanmaya başladı. Aracı kullanan siyahlı adam ölmüş olduğu için gaz pedalına basmaya devam ediyordu ve bu aracın hızlanmasını sağlıyordu. Ancak araç hızlanırken yalpalamaya devam ettiği için tamamen kontolden çıkmıştı.
Artık etrafta savrulan araç sağa doğru sert bir dönüş yaptı ve yoldan çıktı. Yolun kenarındaki çukura düştüğü zaman araç sağa doğru yönelmeye devam etti ve araç birkaç an sonra taklalar atmaya ve yuvarlanmaya başladı. Birkaç takla attıktan sonra araç parçalanmıştı. Tüm camları kırılmış ve tüm kapıları açılmıştı. İki tane motor ise aracın yanında durdular ve aşağıya indiler. Hızlı adımlarla önce aracın içine baktılar ve iki siyahlı adamın kanlar içinde kıpırdamadan durduklarını gördüler. Daha sonra yine hızlı adımlarla aracın arkasına geçtiler ve açılmış kapıdan içeriye baktılar.
Kırmızı ayın içinde olduğu cam hapishanesi kırılmıştı ve kırmızı ay hareketsiz bir şekilde yerde yatıyordu. Erkek ve kız hemen içeriye girip kırmızı ayın yanına gittiler. Onun nefes almaya devam ettiğini gördükleri zaman bir parça rahatladılar. Daha sonra kırmızı ayı hafiften sallayarak uyandırmaya çalıştılar ancak bir türlü uyanmıyordu.