Zamanın dengesi 81. Bölüm

 


Son bir kaç kez etrafı denetledikten sonra içeriye gitmeye hazırdık artık. Ana binanın kapısının önünde 4 asker içeriyi hedef alarak nobet tutuyordu. Saldırı işareti verildiği zaman onlar içeriye girecek ve iki yana çekilip askerlerin içeriye girmesi için güvenli bir bölge oluşturacaktı. Ben içeriye giren ikinci grupta olacaktım. Diğerleri de peşimizden gelecekti. 


Aynı zamanda daha küçük olan diğer binalara da operasyon yapılacaktı. Küçük binalar için 20 kişilik iki grup oluşturmuştu. Galdor'un planı aynı anda içeriye girip her yeri temizlemekti. Küçük binaları temizleyen askerler ana binada bizimle buluşacaktı. Elbette bir grup asker esirlerin başında bekleyecekti. Dışarıdan bir saldırı olması durumunda bizi uyarma görevi bu ekipteydi. 


Galdor etraftaki askerlere emirler yağdırırken nedense içimde bir gülme isteği oluştu. Kylana ve Derin'de aynı şekildeydi. Naserious ise olaylardan uzakta gülmemek için başka tarafa bakıyordu. Galdor bize baktığı sırada onun da keyfinin yerinde olduğunu fark ettim. Belli ki askeriyedeki komutanlık günlerini özlemişti. 


Herkes pozisyonunu aldığı zaman Galdor havada tuttuğu yumruğunu aşağıya indirerek saldırı emrini verdi. İçeriye giren ilk askerlerin ardından herkes yavas yavaş içeriye gitmeye basladı. İçeriye girmeden hemen önce hızlı bir şekilde arkadaşlarıma bakıp gülümsedim. Içeriye girdiğimiz zaman oldukca sessiz vir koridor bizi bekliyordu. 


Her iki tarafta iki tane kapı vardı. İki farklı ekip odalara girmek için hazırlıklarını yapıyordu. İki tane asker kapılara tekme atarak içeriye girdi içeride silahlarını bırakmış siyahlı askerler vardı. Teslim olamaya hazır bir sekilde bekliyorlardı ve onları kelepçelemek fazla uzun sürmedi.


- Askerler siyahlı askerleri sorgulayın. Hepsini etkisiz hala getirip bize katılın.


Askerler emiri anladıklarını gösterir bir şekilde selam verdikten sonra eksilen askerlerin yerine yenileri geldi ve ilerlemeye devam ettik. Herkesin baş parmağı tetiğin üzerinde sabırsızca geziniyordu. 


Biraz daha ilerlediğimiz zaman solda bir kapı vardı. Koridor hem düz devam ediyor hemde sağa doğru ilerliyordu. Sağ taraftaki koridor daha kısaydı tahminlerime göre 4 tane kapı vardı ve ileride büyük bir kapı. Galdor ve Derin bu esnada yanımıza gelmişti ve onun emredici sesini duyduk "Bütün kapıları kontrol edin."


- Komutan Galdor koridorlarda insanlar var. Korkmuş olmalılar ki hızla nefes alıp veriyorlar. 

- Derin sen bu sesleri nasıl algılıyorsun? 

- Yaaa şapşik bende kendimi geliştiriyorum elbette. Belki de hep uyuyorumdur ama tepki vermek istemiyorumdur. Yoksa gece senin odana neden geldiğimi sanıyorsun? 

- Şu an çok ikna oldum Derin. 

- Neden Lucian'ın odasına giriyordun Derin? 

- Komutan Galdor Lucian bazen uyuyamıyordu bende onu kontrol etmek için yanına gidiyordum. 


Galdor içeriye girin emrini verdikten sonra askerler harika bir düzen içinde sırayla kapıları kırmaya başladı. Askerlerin hepsi silahlarını bırakmıştı ve kolayca teslim oldular. Onların bu kadar kolay teslim olması oldukça şüphe uyandırıcıydı. Onları da kelepçeledikten sonra ilerlemeye devam ettik. 


- Siyahlıları sorgulamayı unutmayın neden bu kadar kolay teslim oluyorlar öğrenin mutlaka? 


Demek ki o soru sadece bende yoktu Galdor'da hatta diğerlerinde de vardı. Bu işte yanlış giden bir şeyler vardı mutlaka. 


- Galdor sence neden hiç savaşmadan teslim oluyorlar? 

- Çok fazla olasılık var Lucian. Büyük ihtimalle bizi başka bir yerde büyük bir tehlike bekliyor. Rahatlamamızı bekleyip öyle saldıracaklar. 

- Bunlar bizi hiç tanımıyorlar sanırım Galdor. 

- Yaaa şapşik bunlar nereden tanısınlar seni. İnternette arama yapsalar bile seni tanıyamazlar ki ben birkaç kere yapmıştım.


Her odaya teker teker bakarak ilerliyorduk. Kapının önüne geldiğimiz zaman Derin "İçeride çok fazla kişi var. Farklı yerlerde bu bir tuzak olabilir dedi." Hepimiz onun sözlerini başımızla onayladığımız sırada Kylana yanımıza geldi. Bütün bu gerilimin arasında onu görmek iyi hissettirmişti. 


- Ben zamanı yavaslatıp kapıyı açacağım. Sonra o esnada karşıma çıkan herkesi etkisiz hale getireceğim. Termal gözlük takacağım zaman normale dönünce siz geleceksiniz. 

- Yaaa şapşik zamanla ne güzel dans ediyorsun sen böyle. 

- Harika bir plan Lucian. Hazır olduğun zaman başlayacağız. 


Derin bir nefes aldım ve gözlerimi kapatıp üçe kadar saydım. Ve kapıyı açmak için kolumu uzattığım sırada zaman yavaşlamaya başlamıştı bile. Kapıyı hafifçe açtım ve etrafa hızlıca göz gezdirdim. Masalar ters çevrilmişti ve siyahlı askerler onların arkasında saklanıyordu. 


Kapının tam karşısında büyük bir otomatik tüfek koymuşlardı. İlk kurşunu onun başında duran adama sıktım. Sonra masaların arkasında duran siyahlılara dönüp onlara ateş etmeye başladım. Tahminime göre 10 kadar siyahlı asker vardı. Silahından çıkan kurşunlar farklı yönlere doğru yavaşça ilerlerken ben onların havada bıraktığı izleri takip ediyordum. 


Zaman tekrar normale döndüğü sırada etrafta birçok siyahlı asker yerde uzanıyordu. Ben bir an için dengemi kaybettiğim sırada diğerleri içeriye girdi. Galdor ve Derin hızla yanıma gelip yanıma eğildiler.


- Yaa şapşik ne yaptılar sana? Çok kızdım bak onlara.

- İyiyim Derin kimseye kızma bir an dizlerimin bağı çözüldü sanki birazdan toparlarım merak etme.

- Güzel bir iş çıkarmışsın Lucian. Bu zamanı yavaşlatma işi seni yoruyor anladığım kadarıyla.

- Komutan Galdor benim de dikkatimi çekti ne zaman yeteneklerinizi kullanırsanız kısa süreli bir yorgunluk oluyor. Bence yeteneklerinizi dikkatli kullanmanız lazım.


Galdor ve Derin kollarıma girerek beni ayağa kaldırdı. Yine bir sessizlik yine bir sankinlik vardı. Hala yeteneklerimi kullanmaya tam olarak alışamamıştım ben. Diğerleri de benimle aynı durumda olmalıydı. Etrafı incelemeye başladığımız zaman masaların üzerinde kağıtlar gördük. Askerlerle birlikte onları incelemeye başladık.


- Komutan Galdor bu kağıtta saldırı planları var baksana.

- Evet burada bombaların patlaması yazıyor. Bu plana göre bu ilk saldırıydı ve amaçları ortalığı karıştırmaktı. Tahminime göre saldırıların devamı gelecek ancak devamının nasıl olacağı konusunda bir bilgi yok burada. Belki diğer kağıtlarda bir şeyler vardır. Askerler her sayfayı inceleyin hemen!

- Galdor bunun ne anlama geldiğinin farkında mısın? Her şey daha yeni başlıyor ve bizi daha zor zamanlar bekliyor.

- Evet Lucian! Farkındayım bizim çok daha güçlü olmamız gerekiyor. Yaşadıklarımız sadece bir fragman olabilir.

- Komutan şapşik onları da yeneriz merak etmeyin siz. Daha güçlü olmam gerekirse o zaman görürler Derin'in ne kadar güçlü olacağını.







0/Post a Comment/Comments