Geleceğin hatıraları 56. Bölüm yeni roman

 


Bir anda bir karamsarlık kapladı içimi. Etrafıma bakıyorum ve yanımda olan kimseyi kaybetmek istediğimi düşünüyorum ama bir taraftan da bunun mümkün olmadığını düşünüyorum. Keşke hayatlarımız hayallerimizdeki gibi olsa ama hiçbir zaman öyle olmuyor. Biz dus kırıklarımızın arasında yaşamaya çalışıyoruz.


Kendime gelmeliyim ben bu şekilde karamsar olarak yoluma devam edemem ben. Nedense heo böyle olur bana tam başaracağım derken içimdeki bir ses beni geriye çeker, düşmemi sağlar, tökezlerim sonra kırık bir kaldırım taşına takılıp düşerim. Suçu kaldırım yaşlarında aramıyorum elbette düşmek de benim suçum takılmakta. Kaç kere daha düşeceğimi bilmiyorum ama bildiğim tek şey devam edebilmek için içimdeki o sesleri susturmam gerekiyor.


Herkes gözlerimin ixine bakıyor garson kız hariç o Galdor'un gözlerinin icine bakıyor hayran bir şekilde. Uçurumdan atla dese atlayacağını düşünüyorum belki de bu aşktır. Gerçek aşk belki de kör olmayı gerektiriyordur. Yangına gözü kapalı atlamaktır belki de. Öyleyse ben aşık olmadım hiç belki Melvenia ile oldu bilemiyorum.


İlerlememiz lazım ve pusula kuzeyi gösteriyor. Yine bilinmezlikle doldu etrafımız ama birlikte o bilinmezliği de aşabileceğimizi biliyorum. Birlikte en önemli kelime sanırım yoksa bir insan tek başına hiçtir bu hayatta.


- Haydi gidelim gençler bu kadar oyalanmak yeter.

- Nereye gidiyoruz Lucian efendi.

- Kuzeye gidiyoruz Barya. Hem senin için nereye gittiğimizin bir önemi varmı?

- Galdor, kahramanım nereye giderse bende oraya gelirim hiç önemli değil sadece konu açmaya çalışıyordum. Bir anda çok sessiz oldu burası.

- O zamab bize kendinden bahsedebilirsin buraya nasıl geldin?

- ilerideki krallıkta yaşıyordum ben, kralın hizmetlisiydim. Kralımızda çok iyi birisiydi çok severdim onu sonra bir gün birileri geldi ve her yeri yakıp yıktılar. Hemen hemen herkesi öldürdüler bense canını zor kurtaranlardan birisiyim. O zamandan beri kaçıyorum gittim yerlerde birkac gün kalıp çalışıyorum sonra kaçmaya devam.

- Sen ne kadar kötü şeyler yaşamışsın Barya. Merak etme artık bizim yanımızdasın sana hiç kimse zarar veremez.

- Teşekkür ederim kahramanım benim kendimi senin yanında o kadar güvenli hissediyorum ki seni gördüğüm ilk anda anlamıştım..

- Neyi anladın Barya?

- Onu ne kadar sevgilimi Kylana, bu arada sana isminle hitap edebilir miyim?

- Elbette canım artık bizim yoldasınız oldun sen ve Galdor'un..


Kylana cümlesini bktirmeden hepimiz gülmeye başladık. Galdor ise öfkeli gözlerle bize bakıyordu o an yanaklarının kızardığına yemin edebilirdim. Onunda Barya'ya karşı bir şeyler hissettiğini anlamak güç değildi.


- Hadi yolumuza bakalım biz bu kasar muhabbet etmek yeterli. Sizde gülmeyi kesin artık hepinizin..

- Hepimizin ağzını burnunu kırarsın Galdor. Barya kralınıza ne oldu biliyor musun?

- Hayır Naserious öldürülmüştür büyük ihtimalle cok büyük bir vahşet vardı orada canımızı zor kurtardık.

- Tamam Barya kendini anlatmak için zorlama artık bizim korumamız altındasın özellikle Galdor'un.


Yürümeye devam ederken gülümsemelerimizi saklamakta oldukça zorlandık ama yürümeye devam ettik. Barya oldukça neşeli bir kızdı ve onun neşesinin bize yeni bir enerji kattığı açıktı. Özellikle Galdor bu durumdan oldukça hoşnut gibiydi.


Hepimizin aklında Darya'nın anlattığı hikaye vardı ve yolumuzun o hikaye ile kesişeceği çok belliydi. Bakalım zaman neler gösterecekti bize. 


0/Post a Comment/Comments