Geleceğin hatıraları 39. Bölüm


Eğer böyle bir maden varsa içeride daha fazla nöbetçi olması gerekir. Sadece bir kac nöbetçi ile o kadar insani tutacaklarına ihtimal vermiyorum. Büyük ihtimalle iceride cok daha fazlası var ve hatta madenin içi de nöbetçi doludur. Bu yuzden sessiz bir şekilde ilerliyoruz. Ağaç gölgelerine saklanıyoruz, ses çıkarmak istemiyoruz. Ses çıkartıp herkesi alarma geçirmek en son istediğimiz sey. Hepimiz bu konuda ayni fikirde olsak da Galdor hepsinin ağzını yüzünü kırmak konusunda pek heyecanlı. Belki icerideki bütün nöbetçilerle basa çıkabiliriz ama rehinelere zarar verme İhtimalleri var ve bu ihtimali göze alamayız.


Etrafta gezinen iki kişiyi daha gördüğümüz zaman Kylana tekrardan kayboluyor ve birkaç an kadar sonra iki beden de yere düşüyor. O kadar profesyonel ki en ufak bir ses bil3 çıkmıyor. Cesetler yere düştüğü sırada Naserious bir büyü yapıyor ve cesetler ortadan kayboluyor. Umarim kimse gorunmez cesetlere takılıp düşmez. Öyle bir şey olursa eğer bütün planimiz bosa çıkabilir. Planımızın ne olduğunu merak edebilirsin hemen söyleyeyim sana plan Galdor'a ait ve tahmin edebileceğin gibi herkesin ağzını burnunu kırmak üzerine kurulu.


Bu esnada aklima bir fikir geliyor onlar gibi görünebiliriz bu sayede bizi fark etmeleri daha zor olur. Onlarin elbiselerini giyebiliriz ama bu kendi elbiselerimizi çıkarmamızı gerektirir. Evet, bunun için yeteri kadar vaktimiz yok. Naserious'a dönerek elimle giysilerimizi isaret ediyorum ve artik görünmeyen cesetleri isaret ediyorum. Ne demek istediğimi anlamış olmalı ki bir büyü yapmaya başlıyor. Bunu hareket eden ellerinden anlayabiliyorum kolaylıkla. Bir kaç an sonra üstümüzdeki elbiseler değişiyor. Hepimizin deri zırhı siyah oluyor. Yüzlerimiz ayni kalıyor ama bu sorun değil miğferlerimiz zaten yüzümüzün büyük bölümünü kapatıyor. Sessiz kalmaya devam edersek fark edilmeyiz diye düşünüyoruz. 



0/Post a Comment/Comments