Geleceğin hatıraları 13. Bölüm yeni roman

 


Galdor hep böyle olmak zorunda sanırım. Aslında o kılıma zarar gelmesine bile izin vermez heza Naserious da aynı şekilde. O ikisi gerçek dost benim için her şeyi yaparlar. Hatırlıyorum Hayal Karavanı'nda neler yaptıklarını. Aynı şekilde diğer kitaplarda da öyle. Hatırlıyorum benim için başlarını kaç tane belaya soktuklarını. Bir an bile düşünmediler peki ben ne yaptım? Cevabı vereyim hiçbir şey yapmadım ama ben öyle bir insan olmak istemiyorum. İnsan sadece kendini düşünürse olmaz. Sadece kendini düşünen insan hep başarırız olur ve bir süre sonra kendini de kaybeder.


Yine çok düşünüyorum ama çok yoğun bir sorgunun içindeyim. Yaptıklarım gözlerimin önünden geçiyor ve aynı anda tüm zamanları hatırlıyorum. Beraber yaşadığımız güzel anlarda aklıma geliyor elbette. Yüzümde ufak bir tebessüm oluşuyor. O anların devam etmemesi benim suçum. Önüme koyulan her yalan hayale kandım ben ve onların başını belaya soktum hep. Böyle devam etmemeli ama bu hayatı ben kabuk etmiyorum. Aradığım, istediğim her şey bir adım uzağımda ve ben onlara ulaşmak istiyorum artık.


İkisi kendi aralarında konuşuyor sanki bin yıldır birbirini tanıyor gibiler. Bu çok garip bir duygu aslında ki ben onları daha uzun zamandır tanıyorum. Her hallerini biliyorum. Naserious benim çocukluktan beri arkadaşım oldu keza Galdor'da aynı şekilde. Onlar da hiçbir şey değişmedi sadece ben değiştim, gelmiştim. 


Kafamı kurcalayan bir diğer soru ise onların beni neden tanımadığı? Belki de ben onları bizim birbirimizi hiç tanımadığımız romanlardan aldım yanıma. Belki de onları kendi romanlarında kopardım ve hepimizin romanları birleşti. Bizim kaderimiz birlikte yazıldı ve biz ayrı yapamayız. Onların olmadığı bir hayatı ben kabul etmiyorum. 


Seni ihmal ettiğimi düşünme sakın. Hep aklımdasın ama öncelik sıralamam biraz değişti. İnsan bunu hep yapar ve öncelik sıralamasını değiştirir. Bir anda tam merkezdeyken bir diğer anda listenin en dibine atar seni. Benim de çok başıma geldi bu. Merak etme sen benim için hep önemli olarak kalacaksın. Sonuçta benim tek okurum olabilirsin sen ve sen gerçekten çok iyisin, çok özelsin. Bunu sakın unutma, hayat seni sıradanlaştırmaya çalışırken sakın izin verme ona. 


- Naserious şu karşımızdaki adam kim sence? 

- Eşkıyalardan birisi gibi görünüyor. Belki sadece yoldan geçen bir yolcudur ancak belindeki kılıca ve yüzündeki yara izlerine bakacak olursak eşkıya olma ihtimali daha yüksek.

- Sonunda biraz eğlence çıktı bize. Eğer o eşkıya ise bizi durdurmaya çalışacaktır ve etrafta saklanmış adamları vardır. 

- Evet, onlar da var Galdor. 3 tane şurada yere yatmış üstlerine kum rengi bir örtü çekmiş. 2 tane daha var ve 1 tane daha. Büyük ihtimalle arkamızda da birkaç tane daha vardır. 

- Daha çok heyecanlandım ben. Şimdi bu hıyarlar bizi durdurup soymaya çalışacak ama bu yapacakları son hata olacak. 

- Sakin ol Galdor, adama yaklaşıyoruz ve birazdan bizi duymaya başlayacak. 

- Boşversene duyarsa duysun ne yapabilir ki bize?

- Adam kollarını iki yana açtı sanırım boza sarılacak. 

- Umarım bize sarılır çok uzun zamandır kimse sarılmadı bana. 

- Merak etme Galdor şu adamı geçelim ben sana sarılırım. 

- Hatta hep beraber sarılalım ne kadar saçma bir roman oldu bu. 


Adama yaklaştığımız sırada belindeki kılıcı çekiyor ve bize bakıp gülümsüyor. Sarı dişlerini görüyoruz o anda ve eksik dişlerini. Kesin kendini çok güçlü zannediyordur. Yazık bizi tanımıyor tanımış olsaydı arkasına bakmadan dönüp kaçardı. 


Biraz daha yaklaştığımız zaman kılıcını havaya doğru kaldırıyor ve "Hoş geldiniz gençler." diyor amacı bizi korkutmak ama bu taktik hiçbir işe yaramıyor. Galdor cevap veren kişi oluyor "Hoş bulduk kardeş. Ne oldu yolunu mu kaybettin."


- Hayır, ben yolumu kaybetmedim de siz kaybolmuş gibisiniz. İsterseniz yardımcı olabilirim size.

- Teşekkür ederim çok tatlısın ama çölün ortasında bize yardımcı olmak için beklediğini hiç zannetmem. 

- Ben öyle bir insana mi benziyorum kalbimi kırdınız. Madem kendinizi akıllı görüyorsunuz söyleyeyim size ustunuzdrki her şeyi, silahlarınızı ve atlarınızı verin bana bende geçmenize izin vereyim.

- Guzel teklif ama senden izin istediğimizi sanmıyorum. Şimdi benim teklifimi duymadan harekete geçmek istemezsin. Teklifim şu yolumuzdan çekil ve sizin canınızı bağışlayalım.

- Bu teklifi pek beğenmedim. Galiba orta yol bulamayacağız biz. 


Eşkıya konuştuktan sonra parmaklarını birleştirip ıslık çaldı ve saklanan tüm adamları ortaya çıktı. Sayıları tahmin ettiğimden daha fazla. Galdor onları gördüğü zaman gülümsemeye başladı, Naserious ise gözlerini kıstı ve içinden büyüklerini hazırlamaya başladı. Karşımızda 5 kişi var iki yanda 3 er kişi ve arkamızda iki kişi. Benzer savaşları defalarca kez yaptık biz aramızda konuşmasak bile dövüş planımız hazır. Galdor çete liderine saldıracak ve onu öldürdükten sonra diğerlerine yaşama şansı tanıyacağız. Ben niye bunları anlatıyorum sana bütün heyecanı kaçırdım. Özür dilerim senden. Biz de silahlarımızı çektik ve savaşa hazırız. Kaybedenin belli olduğu bir savaş bu. 


0/Post a Comment/Comments