Adım yalnızlık olsa 4


Gel biraz konuşalım istedim seninle. Önce sıcak bir çay içelim, biliyorum sensizliğin soğuğundan geçen bir yürek bir çayla ısınmaz. Nasıl geldiğini merak ediyorum bana, seni onca zamandır beklerken senin neler yaptığını, hangi acılardan geçtiğini, kaç uykusuz gecen olduğunu anlat bana. Yanıma gelene kadar neler yaşadığını bilmek istiyorum. Çekinmeden göster bana yaralarını, kırıklarını, göster ki yaralarını iyileştireyim. 

Korkmana, çekinmene gerek yok benim yanımda. Burada güvendesin, istediğin kadar kalabilirsin. İsterim ki hep burada kal, hep yanımda kal benim. Gitmek istersen bir gün gidebilirsin, kalmanı çok isterim ben ama sana engel olamam. Burası senin, istediğin zaman gel, istediğin kadar kal. Ben beklerim seni, zaten seni beklemekten başka ne var ki elimde. Başka ne işim olabilir ki benim. Elini tutmak var, gözlerini görmek var başka bir şey istemem ki ben.

Gelmeyeceksin biliyorum, gelmen için her şeyi yapsam da yine de gelmeyeceksin. Şimdi hangi sokaktasın, hangi acıları çekiyorsun bilmiyorum. Belki çok mutlusundur ama mutlu olmaman var işte bu düşünce bitiriyor beni. Her satırın sonunda parçalara bölünüyorum, mutsuz olman benim suçum. Sana daha önce ulaşabilseydim engel olabilirdim acı çekmene. İhtimallerin, olasılıkların canı cehenneme, sensiz geçecek bir ömrün de canı cehenneme. Tut beni yoksa çok fena küfür edeceğim şimdi.

Bu sana yazdığım kaçıncı mektup bilmiyorum. Kaçıncı sayfa, kaçıncı kelime, kaçıncı hikaye hiçbir fikrim yok. Sensiz kaçıncı günüm onu da saymıyorum, saymak çok aptalca geliyor bana. Hayatım boyunca seni bekledim ben, sayılar yetmiyor zaten. Nasıl kelimeler anlatmaya yetmiyorsa sayılarda saymaya yetmiyor şimdi. Düşünmek de çok saçma inan, sen gelmiş olsaydın neler yapacağımızı düşünüyorum, gözlerini düşünüyorum, elini tuttuğum anı düşünüyorum, farkında değilim ama ben cennetimi düşünüyorum. 

Kendimi acındırmak niyetinde değilim. Sen yokken böyle bir hayatım var, çok acı çekiyorum falan demek istemiyorum. Sadece sensiz hayatımın renkleri yok, bil ki ben yokum sen olmayınca. Çocuk parkında kumların üzerine oturup hiçbir şey yapmayan çocuk gibiyim. Ayaklarımı boşlukta sallıyorum, düşersem seni bulamam ki ben. Gözlerinin rengini bile öğrenemem, düşmek de saçma. Düşünmek de, her şey saçma. 

Yine sana yazılan bir yazıda buldum kendimi. Biliyor musun her kelimeyi gözlerini görme hayali ile yazıyorum. Her cümle bitiminde sesini duymayı bekliyorum. Sabah kalktığımda gözlerimi hafif açıp seni arıyorum sanki sensiz geçen günler bir kabusmuş ve ben uyanınca seni görecekmişim gibi ama kabus hiç bitmiyor. 

Gel biraz konuşalım istedim seninle. Demli bir çay içelim, uzun uzun anlat sonra bana bende uzun uzun seveyim seni. Çok zaman oldu ama her geçen gün büyüdün içimde. Yazı yazıyorum çünkü yazmak sana dokunmak gibi ve ben sana dokunmanın başka yolunu bilmiyorum. Bazen başkalarının sen olduğunu sanıyorum, sanmak istiyorum, yanılacağımı bile bile yapıyorum bunu. Sonra o başkaları yaralar bırakıyor, sen gelseydin böyle olmazdı biliyorum.

Bir şiirin bitiminde çıkıp gelseydin keşke, bir hikayenin sonunda, bir romanın bitiminde gelseydin. Bir ara gel sen, kalbime yerleş bir daha da gitme oradan. Çok şey istiyorum biliyorum, hayat sensiz çok anlamsız. Bu yazının bitiminde gel mesela, hiçbir şey söylemeden gel, sadece gel. Boş ver geçmişi, yaşadıklarını, yaşadıklarımı, yaşayamadıklarını,boş ver şimdi. Bende çok kişiyi gömdüm hayallerimin karanlık tarafına. Sen gel ve güneş gibi doğ hayatıma.

Geç kalmayalım lütfen, hala vaktimiz var, hala sevebiliriz birbirimizi. Vakit varken gel şimdi, yarın çok geç. Ben gidiyorum şimdi, nereye gideceğimi bilmiyorum. Elbet bir yerlerde karşılaşırız seninle, elbet güneş doğar bir yerlerde. Ben gidiyorum, sana dair hayallerimi yanıma alıyorum. Bu mektup şimdilik son olsun. Bir süre boyunca sana yazmayacağım. Kendine dikkat et ben gidiyorum. Burada durunca seni bulamıyorum bende seni aramaya çıkıyorum, mesafeleri aşmaya, gözlerini görmeye, seni yeniden, daha fazla sevmeye gidiyorum şimdi. Sadece oturduğum yerde seni bulamayacağımı biliyorum ve gidiyorum veya geliyorum bilmiyorum. Hangi yol sana çıkıyorsa artık.

Hoşçakal

0/Post a Comment/Comments