Aşkın mezarı 3 kitap 8. bölüm

Başkan'ı takip ederek yürüyerek biraz daha ilerlediler. Onun yürürken hiç konuşmadığını farkettiler bu zamanda. Şapkalı adamda böyle yapardı ama en azından o birkaç kelime söylerdi ancak Başkan hiç konuşmuyordu. Biraz daha ilerledikten sonra Başkan bir odaya girdi ve onu takip ettiler.

Oda diğer odalar gibiydi aynı siyah koltuklar aynı yerlerinde duruyordu. Sadece şapkalı adamın oturduğu odaya göre biraz daha küçük gibiydi. Başkan bir koltuğa oturdu ve erkekle kız bir diğerine. Başkan oturduktan sonra hemen konuşmaya başladı.

"Biliyorum şapkalıyı kaybetmek çok zor geliyordur ancak biliyorsunuz ki onun intikamını almak bizim elimizde. O hep hayalini kurduğu sevgilisinin yanında öldü sanırım onun en büyük arzusu bu olurdu. Çok fazla uzatmak istemiyorum zaman giderek daralıyor ve şapkalı olmadan neler yapabileceğimizi konuşmamız gerekiyor.

İlk önce nelerin değiştiğini söylemeliyim size. Bildiğiniz gibi şapkalı herşeyle ilgilenirdi hem plan yapar hemde uygulardı. Sizden onun yaptıklarını yapmanızı beklemiyorum bu yüzden görev dağılımı yapacağız. Artık burada olduğuma göre planlama tarafını ben alıyorum ve uygulamanın tamamından ikiniz sorumlusunuz. Bu sayede daha hızlı hareket edebileceğiz ve daha doğru kararlar alabileceğiz. Hem benim hemde sizin hareket etmeden önce birbirimizle konuşmamız gerekecek. Bu sayede ortak ve daha doğru kararlar alabileceğiz. Şapkalının yerini tutmamız çok zor bu yüzden onun gibi olmak  yerine kendi sistemimizi geliştirmemiz gerekiyor.

Biliyorsunuz artık sona gelmiş durumdayız. Hata yapma şansımız yok neredeyse. Bu yüzden sistemin hata yapmasını bekleyeceğiz. O en büyük hatasını savaşı başlatarak yaptı tahminime göre hatalarını tekrar edecektir. Bu yüzden onu hata yapmaya zorlamalıyız. Şu anda birkaç tane plan var. Bunlardan ilki çocukların yanına gidip sistemi devre dışı bırakmanız ancak buna daha çok zaman var. İkincisi ise sistemin içine sızmamız gerekiyor bu sayede onun hareketlerini önceden görebileceğiz. Üçüncüsü ise sistemin yarattığı gerçeklik ilüzyonunu kırmamız. Bunların üçüne de daha zaman var ve şartların oluşması için haber bekliyorum.

Sizden istediğim dışarıda savaş durmuş gibi. Yaralananları toplamanız ve onlarla ilgilenmeniz. Ayrıca sizinle gelmek isteyen herkesi bir araya getirmelisiniz. Sistem onları öldüremeyeceğini çok iyi biliyor çünkü tüm canlıları öldürürse yöneteceği bir gezegen kalmayacaktır. Biz ise bu süreçte saklanacağız ve sistem sürekli bizi arayacak. Siz ikiniz hala sistem tarafından tanınmıyorsunuz bu çok önemli bir avantaj. Sizinle birlikte birkaç kişi daha göndereceğim ve onlarla beraber herkesi toplayacaksınız. 

Bu esnada bizden karşılık gelmediği için sistem ne yapacağımızı bilemeyecek ve tekrardan saldırmaya başlayacak. Onun tekrar saldırması için fazla zamanımız kalmadı ancak bu zaman herkesi kurtarmaya yetecektir. Bu esnada sistemin adamları aramıza sızmaya çalışabilir. Bu nedenle onları başka güvenli bir yere göndereceğiz. Bu esnada üzerlerindeki tüm teknolojik eşyaları alacağız ve sığınağa girmeden önce herkesi arayacağız. Sen şüphelendiklerinin zihinlerini arayabilirsin veya onlara bir şarkı dinletirsiniz ve tepkisiz kalanların sistemin adamı olduğunu anlarsınız.

Şimdilik söyleyeceklerim bu kadar. Unutmayın gizli bir şekilde hareket edeceksiniz ve kim olduğunuzu belli etmemeniz gerekecek. Şu anda tüm şehirde bu göreve başlamak için hazırda bekleyenler var. Onlara siz eşlik edeceksiniz. Unutmayın sona çok yaklaştık ve yaşattığı acılar için, şapkalı adam için sistemi yok etmemiz gerekiyor. Yoksa boşa uğraşmış oluruz ve son şansımızı da kaybederiz."

Başkan sözlerini bitirdiği zaman kız ve erkek ilk önce birbirine ve daha sonra başkana baktılar. Bu esnada ikisi konuşmasalar da ne diyeceklerini çok iyi biliyordu. Başkan onlara çıkmalarını söyledikten sonra ikisi hızlı adımlarla odayı terk etti. Daha sonra koridorda yürürken kendi aralarında konuşuyorlardı.

"Sence başarabilecek miyiz?" diye sordu kız.

"Biz birlikte olduğumuz sürece herşeyi başarabileceğimize inanıyorum" dedi erkek.

"Şapkalı adam o kadar yanlış bir zamanda terk etti ki bizi."

"Onun tercihi değildi biliyorsun."

"Evet ama yinede eksik gibi hissediyorum kendimi."

"Bende öyle hissediyorum ama şimdi işimize odaklanmalıyız."

"Haklısın, bak ilerde bizi bekliyorlar sanırım. Onların yanına gidelim ve ne yapacaklarını anlatalım. Bu gün çok uzun olacak gibime geliyor."



0/Post a Comment/Comments