Hayatta öyle zamanlar vardır ki "bir daha asla" dedirtir bize. "Bir daha asla sevmeyeceğim", "bir daha asla bu kadar değer vermeyeceğim", "bir daha asla bu oyunlara gelmeyeceğim" veya "bir daha asla bu kadar acı yemeyeceğim" gibi bir çok çeşidi vardır bu "bir daha"ların ama hep devam ederiz aynılarını tekrar ve tekrar yapmaya. Öyle büyük yeminler ederiz ki onların gerçekleşme ihtimali yoktur. Belki o yemine bağlı kalabiliriz ama bunun için kendimiz olmaktan vaz geçmemiz gerekir. Kendimiz olmaktan vaz geçersek bile başka "bir daha asla"lar olur. Gariptir aslında bu kelimeleri söylerken tekrar yapacağımızı adımız gibi biliriz ama yine üstüne basa basa söyleriz "bir daha asla aşık olmayacağım" diye. Yanımızda birisi olsa mesela "hadi oradan" diyebilir bize. Birisinin olmasına gerek bile yok aslında iç seslerimiz sağ olsun daha abartılı tepkileri bile verir. Yine de inanmış taklidi yaparız o an içinde bulunduğumuz şartlar değişene kadar. Eğer aşksa konu başka birisinden hoşlanana kadar devam eder bu tripler.
İşin garibi ise bütün bunların olacağını bildiğimiz halde yine aynı kelimeleri tekrar ve tekrar söylemektir. Artık bilmem kaçıncı defa "bir daha asla bu kadar güvenmeyeceğim" derken mesela yanımızda birisi olsa "yuh artık bu kaçıncı" diyebilir. Elbette insanlara güvenmekten, sevmekten vaz geçmemiz gibi bir durum söz konusu olamaz ama ısrarla aynı kelimeleri söylemek komik geliyor bana. Düşünsenize birisi kız/erkek arkadaşından yeni ayrılmış işte en yakın arkadaşı ile dertleşiyor. Durumun gidişatına göre sesler kısılmış, ağlamaktan gözler şişmiş efendim gözler kocaman açılmış ve "bir daha asla"lı cümleler kuruyor. Bu arkadaşın eski olduğunu hatta sırdaş olduğunu ekleyelim. Mesela orada "olm bunu senden daha önce en az 10 kere duydum ama değişen bir şey olmadı" diyebilir. Bu esnada iç sesinde "kes saçmalamayı artık bunu senden en az 50 kere duydum" deme ihtimali çok yüksektir. Elbette arkadaş "sana en fazla 10 gün" veriyorum da diyebilir. Durumun ne kadar ironik olduğunu bir düşünün. Mesela bütün o "bir daha asla" ile başlayan cümleleri videoya kaydetsek ve hepsini kolajlayıp bir bütün oluştursak eminim ki inanılmaz eğlenceli olabilir. Diğer taraftan ise bu süreçteki ironinin canımızı yakması da oldukça muhtemel.
Hata yapa yapa doğruyu öğreniriz evet ama sürekli aynı veya benzer hataları yapıyorsak bu işte bir gariplik vardır ve en ufak bir ders almadığımız anlamına gelebilir. Diyebilirsiniz ki "konu aşk olunca alınacak ders yoktur". Saygı duyar, hak veririm size. Belki de hayat aynı hatayı tekrar ve tekrar yapmamızdan oluşuyordur ama benim anlatmak istediğim bu değil; "büyük konuşmamak gerekli" demek istiyorum sadece. Sonra hayat, kader, kısmet, ismi her ne ise bizi rezil ediyor. Başkalarına karşı olmasa bile kendimize karşı bayağı bir acımasız oluyor.
"Bir daha asla başka birini sevmeyeceğim" demek gerçek dışı bunu kabul etmek gerek. Bunun yerine "başka birini sevmem zaman alacak" demek daha gerçekçi bir düşünce biçimi olur. Çok derin sularda yol aldığımın farkındayım aslında ve söyleyecek çok fazla şeyim olmasına rağmen yazıyı kısa tutmak istiyorum. Belki ileride başka bir gün devam ederim malum anlattıkça artan konular bunlar.
"başka birini sevmem zaman alacak.."
Başka şarkı yok 2
byOğuz Marangoz
-
3
Gönderen Oğuz Marangoz
Merhaba bloguma hoş geldiniz. Yazılarımı düş mezarlığımda sizinle paylaşıyorum. Yazdığım romanlar, hikayeler, şiirler ve denemelere bu adresten ulaşabilirsiniz.
15.03.2011