Umudun bittiği yer 55. bölüm - yeni roman (masal dünyası)


 Lucian siyah bir çölü arkasında bırakarak geriye dönmüştü ancak etrafındaki bütün o pastel renklerin veya güzel kokuların sahte olduğunu biliyordu bu yüzden etrafına bakmadı bile. İleriye doğru hızlı adımlarla ilerlemekten başka bir şey gelmiyordu. Biraz daha ilerledi ve biraz daha sonra biraz daha. Yürümekle olmayacaktı beklese de olmayacaktı başka bir şey yapması gerekiyordu.

Bir an için durdu ve "Hayal lütfen bana gel!" dedi bir kere. Kelimelerin konuşurken kalbinden çıktığını düşünürdü bazen ancak o anda öyle bir şey olmuştu kelimelerinin kalbinden kanatlanarak çıktığına şahit olmuştu. Orası gerçekten çok garip bir masal dünyasıydı aynı Hayal gibi diye düşündü gördüğüm hiçbir şeye benzemiyor.

"Lucian.. sonunda seni buldum."

Lucian dönüp baktığı zaman ona doüru koşan Hayal'i gördü. Birkaç an sonra Hayal kollarını onun boynuna dolamıştı ve "Çok merak ettim seni" dedi.

"Asıl ben seni merak ettim sürekli seni aradım ama sen yoktun."

"Ben senin yanındaydım sonra bir baktım ki kaybolmuşsun."

"Ben kaybolmadım bu işte bir terslik var. Sen onun gibi bakmıyorsun bana. Sen o değil misin beynim oyun mu oynuyor bana."

"Ben benim hep bendim. Nasıl beni tanıyamazsın?"

"Çok basit onu bakmıyorsun sen. Onu kaybetmiş olsaydım kızardı bana ama sen kızmadın sanki bir rüya görmüşüm gibi davrandın. Sen o değilsin nesin bilmiyorum ama git şimdi."

Lucian cümlelerini bitirdiği zaman yanındaki Hayal ortadan kayboldu ve kaybolan Hayal'in hemen yanında bir başkası belirdi ve konuşmaya başladı "O sahte benden kurtulduğun için çok mutluyum. Hadi gidelim şimdi buradan."

"Sen gerçek misin yoksa sahte misin?"

"Elbette gerçeğim ben aynı benim işte."

"Söyle o zaman nereye kayboldun?"

"Bir an yanımdaydın sonra sen kayboldun bende seni bekledim."

"Ben kaybolmuş olsaydım o beni beklemezdi arar dururdu. Senin gülümsemen yanlış sende gerçek değildin. Git şimdi!"

Hayak ortadan kaybolduğu zaman onların yanında başka bir Hayal belirdi. "Sonunda seni buldum."

"Sen gerçek değilsin gülümsemende sorun var senin. Yanaklarındaki gamzelerin birisi gerçekten daha küçük. Defol git şimdi."

Bir Hayal daha ortadan kaybolduktan sonra başka bir Hayal geldi. "Lucian ben geldim. Çok aradım seni ve sonunda buldum."

"Sende gerçek değilsin. Bu nasıl bir arkadaş sanki bozuk bir kopyalama makinasında kopyalamışlar Hayal'i. Daha kaç tane bozuk kopya var. Senin gözlerinde evrenler vardı şimdi bakıyorum sonsuz bir karanlık var sadece. Ben aşık olduğum kadını istiyorum hepiniz defolun şimdi, gidin."

Kopya Hayal ortadan kaybolduğu zaman bir an için kimse gelmedi demek ki kopyalar bitmişti. Bir an kadar sonra biraz uzakta bir Hayal daha belirdi "Nasıl kaybedebiliyorsun beni. Hemen yanımdaydın en azından o dandik kopyalara inanmadın. Sahi nasıl tanıdın beni?"

"Ben seni kaybetmedim ama önemli değil bu seni tanımak o kadar kolaydı. Gülümsemene baktım, gözlerine baktım senin gözlerinde evrenler var ama onlarınkinde hiçbir şey yoktu. Bomboştu hepsi gamzen bile farklıydı kopyalardan saçının farklılığına değinmiyorum bile."

"Sen çok tatlı bir aptalsın o kopyalar nereden çıktı bilmiyorum ama beni tanıdığına çok sevindim yoksa yanına gelemezdim ben."

"Seni tanıyacağımdan şüphen mi vardı?"

"Asla hiçbir zaman şüphem olmadı. Her şey o kadar net ki, o kadar parlak ve o kadar renkli ki ben hep seni tanırım ve bilirim ki sen hep tanırsın beni."

"Gel sarılalım biraz çok özledim ben seni."

0/Post a Comment/Comments