Hayal Karavanı 77. bölüm - fantastik roman

"Buradan bakınca her yer ne güzel görünüyor. Şehirler, ağaçlar, insanların hepsi aşağıda kaldı ben bulutların üstünde süzülüyorum şimdi. Özgürlük bu olmalı tüm engellerden uzaktayım şimdi. Küçük insanlara bakıyorum, küçük şehirlerde dolanıyorlar. Birşey için uğraşıyor hepsi ama ben hepsinden çok uzaktayım. Yanımda sadece rüzgarlar var ve ben onların arasında süzülüyorum. Güneş yavaşça yükseliyor, gökyüzü kırmızı bir renge büründü. Yanımda benimle birlikte uçan kuşlardan başka hiçbir şey yok. Gün yeni başlıyor ve ben herşeyden uzaktayım şimdi."

Lucian bulutların üstünde süzüldüğü sırada aklında hiçbir düşünce yoktu sadece anın tadını çıkartıyordu. Uçmak hep hayal ettiği gibiydi, hiç olmadığı kadar özgürdü orada. Tüm düşüncelerini sanki aşağıda bırakmıştı yanındaki kuşlarla birlikte uçuyordu ve onlarla bir yarışın içindeydi. Öyle bir yerdeydi ki aşağıda olanların hiçbirisi onun için önemli değil. Herşeyin üzerindeydi o.

Doğduğu, büyüdüğü köyün üzerinden geçerken umursamadı hiçbirini. Yeni yerler görmek istiyordu, altından akıp giden rüzgarı hissetmek istiyordu. O rüzgarla birlikte daha da özgürleşmek istiyordu. Bu yüzden yanından geçen kartala selam verdi. Herşeyden uzakta hayat o kadar güzeldi ki. Bir süre için geçmişini düşündü, sıkıntılarını, dertlerini, savaşlarını hatırladı bir an için. Hepsi o kadar boş ve anlamsızdı ki, aradığı herşey aslında sahteydi ve o sonunda özgürleşmişti. Yaşadığıklarını umursamadı bile sadece önüne bakıyordu, sadece altından akıp giden rüzgarı hissediyordu.

"Kimsenin olmadığı bir yerde mutlu olabiliyormuş insan. Sadece ben varım ve rüzgarlar. Rüzgarla birleştim artık ben tek olduk, bir olduk. Rüzgarların olduğu yerde acı yok, hüzün yok sadece kanatlarımın sesi var. Eskiyi hatırlıyorum biraz, acıları hatırlıyorum, savaşları hatırlıyorum. Unutmak istiyorum hepsini sadece ben ve rüzgarlar kalsın istiyorum. Keşke aşağıdakilerinden yanındayken de böyle hissedebilseydim. Önemi yok artık onlar bana çok uzak şimdi. Rüzgarlar var sadece ve ben çok yüksekteyim şimdi."

Lucian şehirlerin üstünden geçtikçe bir anlık zihnine doluşan düşüncelerinden de arınmıştı. Bazı isimler geliyordu zihnine önceden bildiği isimler ama artık onların bir önemi yoktu. Tanıdığı isimler geliyordu aklına ama onlarında önemi yoktu. Düşüncelerinden uzaklaşmak için biraz daha hızlandı, rüzgar yüzüne daha sert çarpmaya başladı. Aşağıdakiler aslında yalandı, neden hatırlıyordu ki orayı? Neden yapıyordu bunu?

"İsimler geliyor aklıma, gelmesin, beynim bana ihanet ediyor yapmasın böyle. Düşüncelerimin olduğu yerden çok uzaktayım şimdi özgürüm ben, tüm zincirlerden uzaktayım."

"Galdor kimdi? Melvenia, Naserious? Neden hatırlıyorum ben sizi, uzaktayım şimdi gidin zihnimden. Sizi hatırladıkça canım yanıyor, rüzgarlar ve ben sadece, canım yanıyor istemiyorum bunu. Hatırladıkça uzaklaşmak zorlaşıyor. Yer beni daha fazla çekiyor şimdi, hissediyorum kanatlarım zorlanıyor, uçmak istiyorum ben, gitmek istiyorum, unutmak istiyorum, rüzgar harici bir şeyi duymak istemiyorum ben. Susun artık, konuşmayın, hayır ben kimseyi bırakmadım, hayır ben kaçmıyorum, susun artık. Canım yanıyor, hatırladıkça hançerler saplanıyor bedenime. Ben hatırlamak istemiyorum, ben unutmak istiyorum, ben uçmak istiyorum."

"Yer daha fazla çekiyor artık beni, acı çekiyorum, damarlarımın yanıyor sanki. Kanatlarım alev aldı, uçamıyorum artık. Hatırlamak istemiyorum bir rüyaysa bu ben uyanmak istemiyorum. Hepsi yanlış, herkes yanlış. Hepsi yalan ve ben onlara yaklaşıyorum yavaşça. Yanıyorum ben hatıralar canımı yakıyor, alevler içindeyim, tek başımayım. Hatırlıyorum hepsini, hatırlamamalıyım, unutmalıyım ben. Düşüyorum şimdi, hayata çarpacağım ve sonra tüm kemiklerim kırılacak. Yeni yaralar açılacak yüreğimde istemiyorum bunları. Bulutların üstünde uçmak istiyorum ben. Canım yanıyor, 4 bir yanım alevler şimdi."

"Bunlar gerçek olamaz. Canım çok yanıyor Galdor'u bulmalıyım, Melvenia'yı bulmalıyım. Burası gerçek değil, onlar nerede şimdi? Kanatlarım alevler içinde ve ben düşüyorum. Burası gerçek olamaz, arkadaşlarımı bulmalıyım. Onların başı dertte, onlara yardımcı olmalıyım, yaşadığım yer alevler içinde onları kurtarmalıyım. Savaşmalıyım, mücadele etmeliyim, canım yanıyor, düşüyorum şimdi."

"Arkadaşlarımı bulmalıyım, nerede olduğu bilmiyorum ama onların başı dertte, kurtarmalıyım. Her yanım alev, her yanım acı. Kendimi kandırmak istemiyorum, buraya nasıl geldim ben, karavandaydık ve uyudum ben. Melvenia geldi yanıma sonra gitti bende uyudum, rüya görüyor olmalıyım, ben ve rüya görmek garip çok uzun zaman oldu. Uyanmalıyım şimdi onların başı dertte, onları kurtarmalıyım. Uyanmalıyım, hepsi bir rüya, gerçek değil. Acı çekiyorum, alevler her yerde, bir yangının içindeyim şimdi. Hayat yakıyor beni, buraya nasıl geldim evet rüya görüyorum, onların başı dertte bensiz yapamazlar, gidemem şimdi. Ben acı çekmeliyim, uçmak çok güzel, unutmak istiyorum ve istemiyorum onları kurtarmalıyım ben. Düşüyorum şimdi."

0/Post a Comment/Comments