...

İnsanlara karşı tutumumuz farklıdır bazen. Bazılarını yanımıza belirli bir mesafeden fazla yaklaştırmayız. Hep bir yerde tutarız onları. Öyledir ki hatta onlar ne yaparlarsa yapsınlar çok acıtamazlar. Öyle bir yerde dururlar hayatımızda her şeyi yapabileceklerini düşünmüşüzdür. Yalan söyleseler, aldatsalar, ihanet etseler bile bunlara ihtimal verdiğimiz için atlatması kolay olur. Nispeten daha az kanarız mesela, daha az ağlarız.

Bazı insanlara karşı ise bir mesafe bırakmayız. O kadar yaklaştırırız ki kendimize onu alır ve bize katarız. O sanki en başından beri kayıp bir parçamızmış gibi davranırız. Sanki bulmuşuz ve artık tek olmuşuz gibi. Hiç yarım olmamış gibi davranırız. O kadar derinimize işler ki ona karşı bir duvar örmeyi bırakın savunma bile yapamayız. Sonra gün gelir ihtimal dahi vermemize rağmen parçalamaya başlar karşısına ne çıkarsa. Hiç savunma yapmamışızdır ya zamanında o gelir kolayca, canı istediği gibi davranır. Söker yüreği, parçalar, tutar atar sonra. Sonra gider sanki hiçbir şey olmamış gibi işte o zaman anlarız gerçek acının ne demek olduğunu. Öyle bir kanarız ki kan kaybından öleceğimizi düşünürüz. O gider yaralar bir daha iyileşmez ama öyleymiş gibi davranırız.

Bazı insanlara karşı mesafe bırakmaz da kalbimizi onların eline teslim edersek eğer diğer elinde de bir hançer olabileceğini unutmayalım. Sonra bir duvar örelim çok geç olmadan önce....

0/Post a Comment/Comments