
Bir metafor anlattım sana. Olamayacak şeyleri olmuş gibi açıkladım çünkü hepsi gerçekleşti. Karanlık bir gecede ağaçların büyümesine şahit oldum. Umudumun olmamasına rağmen beni kaplamanı izledim. Öyle bağlandım ki sana bu zamanda hayalin ve ben et ve tırnaktan daha yakın olduk. Hayalin diyorum evet ama yapacak bir şeyim yok. Sen uzaklarda olduğun sürece hayalimsin. Gün olur devran döner ve görürsem göz bebeklerini o zaman gerçek olabilirsin. Kabusum olma ihtimalinde var elbette. Ancak hayallerine ulaşmak isteyen herkes kabuslarını yenmelidir.Hayallerine dokunmak istiyorsan eğer başka hiçbir şeyi dinlememelisin. Ulaşamazsan bile denedim diyebilirsin, ben hayallerimin peşinde koşuyorum diye anlatabilirsin kendini. Hayallerin konusunda sorunların olduğunu biliyorum. Defalarca kez dinledim senden korkularını. O zamanlarda ne söylediysem aynıları her zaman tekrar tekrar edebilirim.
Bir diğer taraftan da daha önceki yazılarımda söylediğim gibi hayallerinle senin arana girmekten korkuyorum.
neden korktuğumu da açıklamıştım aslında ama yeterli gelmedi bana Bu yüzden bir kaç kelime daha eklemek istedim. Hayaller dedim ya hani ve hayallerinle arana girmekten bahsettim. Düşlerinle asla arana girmeyeceğim. Benim için hayallerinden alı konmayacak kadar değerlisin. Nasıl diye soracaksın ama bunları anlatamam sana. Sadece şu anda ve gerekirse bir ömür boyu susacak olmamın sebebi desem belki anlatabilirim. En büyük hayalim elini tutmak demiştim ya hani gerekirse ondan da vazgeçerim sen düşlerine ulaşabilesin diye.
Garip şu hayatta en iyi yaptığım şeyi yapıyor ve yazıyorum ama yazarken hayatta en kötü yaptığım şeyi yapıp anlatamıyorum duygularımı. O kadar büyük bir çaresizlik ki benim için. Anlatamamak ve kelimelerden uzak kalmak o kadar korkutucu ki benim için. Bunu söyledikten sonra bir de bu açıdan bakmalısın bence anlatamıyorum çünkü anlatabileceklerim seninle hayallerinin arasına girebilir. En büyük çaresizliğim yazamamak ama senin karşına geçince onu bile kabul edebiliyorum. Çaresizliğimi derinliklerimde saklayıp kalbime diktiğin ormanı seyrediyorum. Evet çok güzel. Belki duygunun tam karşılığı "güzel" değil ama yine de güzel.
Kalbi çok uzun zamandır karanlıkta kalan bir adam söylüyor bunu bir daha asla güneşi görmeyeceğine inanan bir adamın cümleleri bunlar. O kadar aydınlık bir güneşsin ki hayatımda sana gözlerimi kırpıştırmak zorunda kalıyorum. Biliyorum anlatamıyorum ama tüm eksiklere rağmen çok "güzelsin..."
Söyleyecek çok kelime var farkındayım ama şimdi susmam gerek başka bir gün tekrar devam edebilmek için...