Çift kişilik hayaller

 


Yanımda olman muhteşem bir duygu. Ben hep bu anı bekliyordum. Gülümsemeni görmek bile yüreğimdeki güllerin büyümesine yetiyor. Seninlr doluyorum her anda. Bitmesin istiyorum, şiirler bitmesin, romanlar bitmesin, hiçbir şey bitmesin. Koltukta uzanmış ve basın göğsümde uyuyorsun. Seni beklediğim her güne şükrediyorum. Bana verilmiş en büyük ödül sensin. 


Seni ilk gördüğüm an aklıma geliyor. Yüzündeki gülümsemen geliyor sonra. Sana ilk sarıldığım an, teninin kokusu geliyor sonra. Seni aradığım binlerce sayfa geliyor. Şükrediyorum rabbime seni bulmamı sağladığı icin. Olasılık hesapları yaptığım birlikte olmamızın ihtimalini öğrenmek için. Bir ses duydum sonra bana beklemem gerektiğini söyleyen ve bende bekledim. Biliyordum yollarımızın elbet bir gun birleşeceğini. 


O kadar huzurlu bir uykudasın ki uyandırmaya kıyamıyorum seni. Saçlarını öpüyorum usulca, derin derin icime çekiyorum kokunu. Sana dokunmak cennete dokunmak gibi. Şükrediyorum sensiz gecen yıllara, şükrediyorum hayata bizi birleştirdiği için. Sen yanımda uyuyorsun yuzunde bir gülümseme var. O an çiçekler büyüyor içimde kocaman bir papatya bahçesi oluyor sonra. Hep olmak istediğim yerdeyim. 


Hareket etmeye başlıyorsun yavaşça uyanma vaktin yaklaşıyor. Hava kararmaya başlamış sobadan çıkan alevler duvarları aydınlatıyor. Alevlerin çıkardığı sesler sessizlikte yankılanıyor. Uyandığını hissediyorum bana biraz daha sokuluyorsun ama gozlerini açmıyorsun. Kıvırcık saçlarından birkaç kere daha öpüyorum seni uyandırmak için ama uyuyor numarası yapmaya devam ediyorsun. Seni uyandırmamı bekliyorsun ama ben bunu yapmıyorum. O kadar güzelsin ki dokunmaya kıyamıyorum sana. 


Dağdaki evimizdeyiz dışarıda kar var hava soğuk. Sobamız yanıyor, içerisi oldukca sıcak. Sobanın üstünde çay kaynıyor, akşam üzeri pişirdiğimiz kekin kokusunu hala alabiliyorum. Hep hayal ettiğimiz gibi bulutların uzerinde ahsap bir evdeyiz sadece ikimiz. Biz artık ask diyarında yaşıyoruz seninle, geçmişi arkamızda bırakmışız. 


Gözlerini hafifçe açıyor ve bana bakıyorsun yüzündeki gülümseme sana bir kere daha aşık olmamı sağlıyor. Bana ne kadar uyuduğunu soruyorsun fazla olmadığımı söylüyorum. Benim uyuyup uyumadığımı sorduğun zaman ise uyumadığımı söylüyorum. Uyumayıp ne yaptigimi soruyorsun ki cevabı biliyorsun sadece duymak istediğini hissediyorum. Seni izledim diyorum, her gece uyandığım zaman yaptığım gibi sadece seni izledim. Dudaklarımız bir araya geliyor o an o am sobadaki alevler şiddetleniyor. Büyük bir yangın başlıyor o an ben yanıyorum, sen yanıyorsun, her şey yanıyor. 


Saatlerce seni izlememe inanmıyorsun başta aradığım her şeye sahibim burada diyorum neden rüyaların karanlığını tercih edeyim ki. Dudaklarımız bir kere daha buluşuyor hiç bitmesin istiyorum. 


Sonra yavaşça kalkıp beni ayağa kaldırıyorsun elimden tutup beraber ayağa kalkıyoruz ve pencerenin yanina gidiyoruz. Dışarıya bakıyoruz sonra her yer karlarla kaplanmış sen uyurken. Gökyüzünden düşen kar tanelerini seyrediyoruz. Kollarımı beline doluyorum camın kenarında. Anlıyorum ki sen dışarıya cikmak istiyorsun ve kar için kar elbiselerimizi giyiyoruz diye. Ben atkıyı boynuna sarmaya çalışırken sen yaramaz bir cocuk gibi direniyorsun. Hele bereni takmak istediğim zaman benimle mücadele ediyorsun. Allahım çocukluğunu bile seviyorum ben senin. Her halini seviyorum senin, her anını seviyorum, bana gözlerini kısıp kızgın kızgın bakmanı bile seviyorum. 


Giyinmeyi bitirdikten sonra elimden tutuyorsun ve koşar adımlarla dışarıya çıkıyoruz. Karın en derin olduğu yere gidiyoruz kahkahalar içine sonra ben sana dogru bakarken kar topu yapoo bana atıyorsun. İcindeki o yaramaz çocuğa aşığım işte ben. Kar topu savasina başlıyoruz sen butun kartoplarını kafama atıyorsun bense canın acır diye bacaklarına atıyorum. Her zaman olduğu gibi kazanan yine sen oluyorsun bu oyunda bense senin kazanmandan o ladar mutluyum ki gulumsenin büyüklüğünü görmekten daha güzel bir sey yok inan. 


O kadar mutluyuz ki o kadar haylaz bir çocuksun ki sürekli yaramazlık yapıyorsun. Ben senin içindeki bu çocuğu seviyorum zaten. Kıvırcık saçlı yerinde duramayan o kıza aşığım ben. Sarılıp karların içinde dams ettiğimiz sirada beni geriye doğru itiyorsun ve ben sırt üstü karların içine doğru düşüyorum. Sen kahkaha atmaya başladığın sirada ben duserken seni tutuyorum ve beraberce düşüyoruz. Hem kahkahalar içindeyiz hem de dudaklarımız birbirine sıklıkla dokunuyor. O an etrafımızdaki karlarin erdiğine yemin edebilirim ben. 


Bir sure boyunca karda yuvarlanıyoruz sonra sen üşüyorsun ve ben seni alıp eve geçiyoruz. Sen hemen sobanın yanina geçiyorsun ısınmak için ve ben ıslak elbiselerini çıkartıyorum sonra kuru elbiselerini giydiriyorum. 


Sobanın yanında oturuyoruz beraber ve dudaklarımız defalarca kez buluşuyor birbiriyle. Ellerim bedenini tavaf ediyor senin ve sende benim. Hiç bitmesin istiyoruz. Aşk gibi kokuyor her yer, sen aşksın diyorum sonra ve bir kere daha kalbinden öpüyorum seni. 


0/Post a Comment/Comments